Dünya’nın en uzun yaşayan insanı bizim topraklarımızda yaşamıştır. Resmi verilere göre 1777’de Bitlis’te doğan Zaro Ağa 1934 vefat etmiştir. Yani 157 yıl yaşamıştır. Bu süreler hayal olsa da uzun yaşamak çoğu kişinin isteğidir.
Uzun yaşamanın sırrı her ne kadar genetik faktörlerin ardında da kalsa vücudumuza iyi bakmaktan geçiyor. Sağlıklı beslenen ve düzenli hareket eden bir vücut hem sağlıklı kalır, hem de uzun süre çalışmaya devam eder.
Vücudumuza iyi bakıp, uzun yaşamak için yaşam tarzımızı değiştirmeliyiz. Bunun için size çok fazla bilinmeyen bir kaç yöntemden bahsedeceğiz.
Beslenme
Beslenme düzeni sağlıklı ve uzun bir yaşam için ilk dikkat edilmesi gereken noktadır. Özellikle kan şekeri ve kandaki kolestrol seviyesi mutlaka bir denge içerisinde olmalıdır. Bunun için öncelikle öğünlerimizi düzenlemeliyiz. Sık aralıklarla daha küçük porsiyonlar tüketmelisiniz. Günü en az dört öğüne bölmelisiniz. Öğünlerinizde mümkün olduğunca doğal sebze ağırlıklı beslenmeni gerekiyor. Aynı zamanda işlenmiş veya paketlenmiş hiçbir ürüne de el sürmemeniz lazım. Bu öğünleriniz haricinde en az ekstra iki öğün de meyve tüketmeniz gerekmektedir.
Çoğu yiyecekte gizli şeker bulunmaktadır. Bu gizli şekere sebep olan en meşhur maddeler mısır nişastası, maltodekstrin ve glukozdur. Ekmek yemek de aynı şekilde vücuda şeker girmesini sağlamaktadır.
Özellikle orta yaşı geçtikten sonra metabolizmanın yavaşlamasına, sizin de ayak uydurmanız şart. Mutlaka kalori alımınızı düşürmeniz ve alacağını kalorileri de sağlıklı gıdalardan almanız gerekmektedir.
Vücut ve Cilt
Vücudunuzun bazı materyallere doğrudan veya gizlice tepki verdiğini bilmelisiniz. Nikel içeren takılar cildin en büyük düşmanlarından biridir. Bazı insanlarda doğrudan alerji ve kaşıntı gibi tepkiler verdirten nikel, hiç bir tepki göstermeyen kişileri bile olumsuz bir şekilde etkilemektedir.
Kullanılan parfümler de cildiniz ve bedeniniz için zararlıdır. Hatta bir çok parfüm direkt alerjilere neden olmaktadır. Bu nedenle parfümlerinizi vücudunuza değil, kıyafetlerinize sıkabilirsiniz.
D vitamini değeri yeni yeni bilinen vitaminlerdendir. D vitamini kalsiyum emilişine yardımcı olarak kemiklerin sağlıklı ve güçlü olmasını sağlar. Ayrıca bir çok hastalığın da vücutta güçlenememesine yardım eder. D vitamini de dahil, hiç bir vitamini haplarla takviye olarak almamanız gerekmektedir. Bu size yarardan çok zarar sağlayabilir. D vitaminini almanın en kolay yolu yaklaşık 10 dakika kadar güneş ışığı almaktır.
Sigara ve alkolü hayatınızdan tamamen çıkarmanız uzun bir yaşam için şarttır. Her ne kadar günde bir kadeh şarabın kalp sağlığına iyi geldiği söylense de, vücudun diğer bölgelerine verdiği zarar daha büyüktür.
Dişleriniz sindirim sisteminin başlangıcıdır. Yani vücudun beslenme ve sindiriminin buluştuğu noktadır. Bu nedenle ağız ve diş sağlığınızı asla ihmal etmemelisiniz. Günde en az 2 sefer dişlerinizi doğal bir diş macunu ile fırçalamalı, diliniz içinde dil fırçası kullanmalısınız.
Dövme yaptırmamalısınız. Özellikle kınadan yapılan dövmeler PPD adı verilen bir kimyasal içerir ve vücut buna reaksiyon verir. Bu reaksiyon ömür boyu devam ederek ciddi sonuçlar doğurabilir.
Orta yaştan sonra düzenli olarak sağlık kontrolünüzü yaptırmanız da herhangi bir soruna erken müdahale şansı doğuracaktır. Mutlaka ihmal edilmemelidir.
Egzersiz
Vücudun harekete ihtiyacı vardır. Binlerce yıldır insan oğlu hareket etmeye alışmış ve bu genetik olarak nesilden nesile aktarılmıştır. Vücudumuz az da olsa hareket etmeye programlanmıştır. Yoğun bir spor olmasa da günde en a 30 dakikalık yürüyüşler, vücudunuzu zinde tutacak ve düzenli çalışmasına yardımcı olacaktır. Yürüyüş doğaya içinde veya yakınında olmalı ve yürüyüş esnasında mümkün olduğu kadar çok nefes almalı, ciğerlerimizin kapasitesini arttırmalıyız.
